Neden günlerdir yüzüme böyle yalandan gülümsemeleri serpiştiriyorum, neden insanların anlatıığını dinler gibi yapıp dinlemiyorum, neden hiçbir işi yapmak içimden gelmiyor ve neden mutfakta iki haftadır biriken bulaşıklara elimi bile sürmüyorum diye düşündüm ve Sen evet sen gittiğinden beri böyle oludu, böyle yalandan yaşıyorum her şeyi böyle yaşıyormuş gibi rol yapıyorum!
Oturdum bilgisayarın başına kaçtığın o ülkenin resimlerine baktım yaşamayı seçtiğin o şehri Haritalarda aradım bütün sokak isimlerine baktım bütün caddelerine...
Deli çocuk gittin oysa hiç inanmıyordum gideceğine, inanmak istemedim için belki ama sen çoktan gitmiştin şimdi inanıyorum, inanmak zorunda bıraktın beni.
Yok artık inkar etmiyorum yeter
Hatta belki seviyorum istiyorsan eğer
Sezen Aksu'nun Seni İstiyorum şarkısındaki nakaratı günlerce içimden tekrarladım durdum.
Gittin gideli bi haller oldu bana başka biri oldum sanki deliydim, zır deli oldum.
Ne yaparsın oralarda, ne yer ne içersin?
İnsan makina mühendisliği okurken nasıl üniv. ailesini, her şeyi bir anda bırakıp başka bir ülkeye gider gerçekten seni anlayamadım, üstelik kendime de seni anlatamadım.
Böyle geride kalan olmak bana çok koymuştur hep, küçükken de beni o yurda bırakıp gitmişlerdi.
Şimdilerde böyleyim sayın okuyucu böyle saçma sapan günlerin, haftaların arasında sıkıştım kaldım, biri sizin hayatınızdan giderse üstelik onu gerçeken sevmişseniz gerçekten paranoyak olma yolunda büyük adım atmışsınız demektir.
Son olarak bu Sezen Aksu şarkılarından bu gibi durumlarda uzak durmanızı nacizane tavsiye etsem de ben beceremedim bunu, dinledim de dinledim sonuç iki kat delilik, iki kişilik yalnızlık, iki kişilik nefes, iki kişilik uykusuzluk her şey dayanması çok zor bir işkence haline geliyor.
Tekbaşınıza iki kişilik yaşamak zorunda kalıyorsunuz hayatı ya da adi rollere bürünüp yalandan yaşıyorsunuz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
yorum zırvalık